29 Eylül 2012 Cumartesi

İLK KİTABIM :)

Evet kızımın artık bir kitabı var,kitabı ona ciciannesi hediye etti,geçen hafta arkadaşı sarp 'ın doğum gününe gitmiştik,ciciannesi mildayı da unutmamış,hatta içine mildanın uyuyan resmini de iliştirip bize hediye etmişti..biz çok sevindik..içinde epey masal var,artık masallarla dolu gecelere hazırız biz..kızımın cici annesi seni çok seviyoruz,hatta bugünde konuştuk ya seninle acaba mildada büyüdüğünde bizi böyle sever mi diye? ve biz birbirimize bakıp zaten cevabı çoktan verdik..evet sever hemde yürekten sever:) canım dostum münevver biz nasıl aynı yöne bakıyorsak onlarda bize oradan bakacaklar..onlar bizim yaşayamadıklarımız....hep neşeyle kalalım birlikte..
sevgiyle kalın...

24 Eylül 2012 Pazartesi

KIZIMLA YENİ DOĞAN DENEYİMİM:)

Belki çok geç kalınmış bir yazı fakat tecrube edinmeden de yazmak olmaz,kızım sende oku işine yarayabilir; bak sana nasıl baktım ilk zamanlar:)
 Aslında şanslıydım öyle ağlayan,gazı olan,uykusuz bir bebek değilsin..ben şimdi 0-3 aylık dönemini yazıyorum.
Doğar doğmaz şükürler olsun ki sütüm geldi,öyle mamaya falan gerek duymadan rahatça emzirebildim;rahatça derken yardımsız asla yapamadım emzirmeyi,hem dikişlerim acıyor beynim tamamen orada,hemde emme gücü henüz zayif olduğundan zorlanıyordum;kızkardeşim hep yanımdaydı,sürekli mildanın başını tutup emmesine yardımcı oldu..öylesine şükür ediyorum ki iyi ki de bir kızkardeşim var..bunun için anneme bile teşekkür etmeyi ihmal etmedim ..nurdanı doğurduğun için çok teşekkür ederim sana annecim..
İlk 10 gün sürdü zorlu deneyimim..sonrası öyle mutlu ve huzurlu geçti ki sanki ben öncesinde defalarca bu duyguyu yaşadım..boşuna değildi tabi..annelik iç güdüsel bir davranıştır..tıpkı yenidoğan refleksi gibi..hastahaneden çıkar çıkmaz derin nefes aldım bizi evde mutlu bir kalabalık karşıladı,hastahanede yanımda nurdan ve selami vardı.. ilk gecemizi yazmıştım zaten..yorgunduk ama herşeye değerdi..ilk zamanlar sütün bolca olduğundan ve milda ederi kadar emdiği için bir süt sağma makinası gerekliydi,hemen o manuel olan basit bir pompa edindik ve çok işimi gördü halen arasıra kullanıyorum(4,5 aylık milda).ben biberon hiçbir şekilde kullanmadım ama dr.brown edindim bir tane sonrasında belki kullanırım.dedim ya kızım beni hiç üzmedi diye bazen ağlardı elimiz ayağımıza dolanırdı..bunun için çok şanslıydım çünkü öyle uykusuz geceler yaşamadım ben.Göbeğimiz 12.günde düştü..hatta altını değiştirirken baktım ve yerinde yok meğer badinin arkasına saklanmış ..korktum kaybettim diye çünkü onu saklayacaktım..evet göbek bağını cüzdanımda saklıyorum..saklamak istedim o benim kızımla aramda olan en önemli yaşamdı bunu toprağa gömemezdim..bu yüzden hep benimle şimdi..ilk banyosunu da göbek bağının düştüğü gün yaptık..hep istediğim gibi oldu babasıyla birlikte yıkadık kızımı..öyle zor bi deneyim değildi ama biraz ağladı.sünger falan kullanmadım,kulaklarına su kaçmadığı için çok rahattım bu yüzden yüzdürerek yıkadık kızımı.şimdilerde banyo çok zevkli:) ama ilk banyo olmadan önce 5.gün banyo kadar bir temizlik oldu pamuklu bezle silip,başını yıkamıştık..bunu da ben yapmıştım..ilklerini hep yaşamak istedim ki öyle de oldu..banyo setini sebamed aldım.çok memnun kaldım şu anda bile onları kullanıyorum..milda doğduğunda yağmurlu bir gündü..aslında öyle çok sıcaklarda olmadı ama pişik hiç olmadı desem yeridir,olduğunda ise sadece kantaron yağı kullandım..ertesi güne hiçbişeyi kalmamıştı..bu yağ tamamen bir mucize..zaten evde ben her türlü yara,bere,ağrı gibi klinik durumlarda kullanırım kantaronu:)
Yaz geldiğinde hergün banyo yaptırdık.banyo şarkımız kırmızı balık..onu duyduğunda sadece gülüyordu..banyodan sonra  bebe yağı masajı:) şimdi hala devam buna..bakalım kışın düzen nasıl olucak?
Mildanın çamaşırlarını dalinin granül sabunla,yumuşatıcısını da dalin pembe kapakla yapıyorum..roxy almıştım ama kokusunu sevmedim ben değiştirdim hemen..bende biraz takıntıdır koku..çamaşırlarının arasına türk hamamı sabununu koyarım mutlaka,bazen bu sabun kokusu alerji yapabilir ama benin kızımda yapmadı o yüzden rahatlıkla kullanıyorum..mis gibi sabun kokuyor..bunu seviyorum:)
Gelelim gezmelere öyle ilk 20 gün 40 gün dışarı çıkılmıyor diye bişey yok..bi kere doktora çıkıyosun zaten kalça ultrasonu için,aşısı için vs..ama adettendir diye yirmi kırkını çandarlıya yaptık biz anneannesine ve dedesine gittik..orayada park yatak aldık çünkü yazın çoğu günlerimiz orada geçecekti..ki öyle oldu yatağını da çandarlıyı da çok sevdi kızım..temiz hava iyi geldi bize..
İlk 3 ay uykularımız düzenli geçti hala öyleyiz çok şükür ama..3 aylık dönemde de gece günüz ayrımı için epey mücadele ettim;geceleri içim gitsede seni hiç sevemedim,hiç konuşmadım..hep ayrı odamızda emzirdim..gündüzleri aydınlıkta hep konuştum..gündüz oyun,gece uyku bunu gerçekten yaptım:) ama bu 3 aylık dönemde 5 saat kesintisiz uyuyabiliyordu geceleri..şimdilerde(4,5 ay) 3 saatte bir kalkıyor emmek için..ama bende rahatlıyorum tabi ki; hemen uykuya dalıyor neyse ki:)
Mildanın kıyafet seçimi ne gelince öyle çok eşya almamıştım ben zaten..özellikle yaz olunca gerçekten hiç gerek olmuyo buna çünkü çok çabuk büyüyolarmış ama en kullanışlı eşya derseniz kendinden eldivenli olmalı mutlaka zıbınları, çünkü eldiven tek başına sinir bozucu olabiliyor,ayrıca küçük olmalı üç beş kıyafeti prematüre olmalı..ne olursa olsun her yeni doğan minicik oluyor çünkü..tabiki de beklenen doğum kilosu dikkate alınmalı..benim kızım 3 kilo doğmuştu ve aldığım yeni doganları ona çok büyük gelmişti..bu yüzden prematüre kıyafet mutlak olmalı derim:)onun dışında yaz bebeği olmasından ötürü şanslıydım;kıyafetleri hep tek kat oldu..hasta olmadan atlattık ilk dönemimizi..bu arada sarılık olmadık biz..sadece öyle aa sarımı beyaz mı derken zaten milda olmuş geçirmiş..doktorumuz öyle dedi:) ben acıcını epey çıkarttım sanırım yazının çok uzun oldu ama muhabbet eder gibi yazdım işte..şimdi fotoğraflarda koydum tabi ki ilk zamanlarımızı ve ilk günlerde bizim hayatımızda önemli yeri olan teyzemizle de koyduk resmimizi..onlar benim hayatımda çok önemli..mavişlerim benim:)

Bu arada bebe confort bebek arabamızdan da olduça memnunuz gerek pratikliği,gerekse kullanışlılığı ve hafifliğiyle bizi oldukça rahatlattı..bu fotoğraf ilk gezmemiz.20.gün çandarlıda:)
                                                                                             Sevgiyle kalın...

11 Eylül 2012 Salı

4.AYDAYIZ :)

Bugün itibariyle dört ayı geride bıraktık 121 günlük benim tatlı kızım..Artık evde öylesine hissettiriyor ki varlığını çığlık çığlığa gidiyoruz,bizim kızın desibel biraz fazla sanırım:)) O çığlıkları inanılmaz güzel geliyor bana o çığlık attıkça bende aynı şekilde cevap veriyorum arada yandan bir gülüş yaparken beraber gülüyoruz..memnuniyetini de anlatıyor,memnuniyetsizliğini de..dolayısıyla çığlıklarıda iki türlü oluyor..ama artık anlamak zor olmuyor tabi..hatta onu anladıkça daha keyifli hale geliyor büyütmek..
Mesela canı ne istiyorsa onu yaptırabiliyor,kucakta uyumak istiyorsa kucak,yatağında uykuya dalmak istiyorsa bunu açıkça belirtiyor zaten..bunu sadece gündüzleri yapıyor neyseki:) geceleri kendi başına uyumaktan hoşlanıyor ama birde dönerken kendini uyandırmasa;çok daha rahat dalacak uykuya,çok nadirdir kucağımda uyuttuğum bazen babasıyla elimizi tutarak uyuyor..hepsinde de tattığımız haz ayrı tabiki de..çok ilginç o uyurken biz hala babasıyla bu bizim mi şimdi diye birbirimize bakıyoruz:)
Fakat gece uykularından 3 saatte bir beslenmek için uyanıyor,önceleri daha 2 aylığa kadar 5 saat aralıksız uyuyordu..şimdi büyüdükçe daha çabuk acıkıyor olsa gerek ki kalkıyoruz..ben hala anne sütü veriyorum kızıma henüz başlamadık ek gıdaya ama sanırım oda doyuyor ki huysuzlanıp gece ağlamaları yok..sadece sık emziriyorum o kadar.
Gündüzleri yastık üzerinde yüzüstü yatarken ayak çırpmaktan çok hoşlanıyor,oyuncağını ağzına götürürken aldığı hazdan olsa gerek kendi kendine konuşuyor gibi mırıldanmalar,sanki emekler gibi kocaman boş bir alan yarattım ona evde orda sürüne sürüne poposunu kaldırarak epey yol katediyor..arada yuvarlanıyor sonra sinirlenip emziğini veriyorum derken biz akşamı yapıyoruz zaten:)
Bu arada dil dışarda garip sesler çıkarıp oyunlar oynuyorum bu çok hoşuna gidiyor,boynundan gıdıklanıyor olsa gerek öpmeye çalışırken çıkardığım sese eğer keyifliyse kahkahalar atarak karşılık veriyor..birde burnuna bibiiip:) Bugün itibariyle yatağının kenarına ayna koydum korunaklı bişey tabi,arada ona bakıp sakince kendini izliyor,bende onu tabi..inanın bu çok keyif verici..onu bol bol fotoğraflayıp kameraya alıyorum,bundan kendimi alamıyorum:)) bu arada bol bol kameraya çekmek gerek fotoğraftan daha çok keyif veriyor özellikle bu minik halleri:)
Ben bu dört ay içinde yeniden doğdum,başka bi hayatın içindeyim sanki..hatta burayı bile ihmal ettim zaman zaman ama geçmiş yaşantıları geriden de olsa buraya mutlaka not edicem..bunu seviyorum çünkü..
                               sevgiyle kalın...
                                 

5 Eylül 2012 Çarşamba

40 UÇURMA MEVLÜDÜMÜZ :)

Kızım daha doğmadan yapıldı tüm hazırlıklar,geleneklere bağlı kalınarak hazırlanmış muhteşem bir mevlüd oldu kızımınki,hem artık büyüdüğünün kanıtı olmalıydı; cici bici elbiselerini giydirip hazırlıkları bir telaş koşuşturmacayla tamamladık.Anne kız takım takım beyazlar içindeydik ve biz hazırdık artık;bizim 40 'ımız çok oldu çıkalı ama akılda kalanları yazıp paylaşmak istedim,fikir vermesi açısından:)
Ben evimin kapasitesini bildiğimden ona göre çağırdım misafirlerimi zaten aile büyükleri arasında oluyor genelde..ama öyle böyle derken yinede kalabalık oluyor tabi bu yüzden dağıtacağım hediyeleri ve yemek siparişini biraz fazla tuttum..iyiki de böyle olmuş..eve çağırdığımız hocamız; henüz okumaya başlamamışken gelen misafirlere ikramımızı sunduk ki,acıkmasınlar diye..ikram derken pide,ayran ve tatlı ikramı..öyle evde ayrıca bir hazırlık yapmadım çünkü bu çok zor olucaktı..ayrıca o kadar kalabalığa bu gerçekten mümkün olmuyor..yemek faslı bittiğinde hocamız o muhteşem sesiyle okumaya başladı; ben bu sırada öyle heyecanlandım ki sanırsınız kızım genç kız olmuş ve ben öylee duygular içerisinde e tabi hocanında etkisi büyük tabi öyle ağlamaklı okursa olacağı bu..anne salya sümük ağlar tabii:) neyse okuma esnasında hacanın önüne şeker ve tuz kapları koyup mevlüd sonunda arzu eden olursa okunmuş şeker ve tuzdan alabilirler diye hazırlıklar yaptık..sonrasında ilahiler derken hocanın işaretiyle kızımı beyaz gelinlikleriyle odasından aldım geldim,hocanın eline verdim..hocamız ona doğru okudu,kulağına ilahiler söyledi..malum daha çok küçük olduğu için(36 günlük) elden ele hiç gezdirmeden ben tekrar teslim alıp odasına götürdüm..tabii yine salya sümük :))
Dualar bittiğinde misafirlerimize gülsuyu ve lokum dağıttık..gülsuyunu eltim etrafa saça saça dağıttı..öyle mis gibi gül kokulu olsun diye evimiz:) sonrasında lohusa şerbeti,çikolatası derken ..daha kızım gelmeden sevgili  kardeşim nurdanla hazırladığımız lavanta keseleri ve minik kutuları dağıttık..hepsi bizden hatıra kalsın diye..kızımın halası(yakın arkadaşın bahar) onun için minik suratlı çikolatalar yaptırmıştı onlarıda ikram ettikten sonra günün sonuna geldik..bugün tam 4 saatte tamamlandı ama benim içim huzurla dolmuştu ve artık kızım kocaman olmuştu bana göre ...şimdi aşağıda mevlüd ile ilgili çektiğim tüm görselleri paylaşıyorum:)