27 Kasım 2013 Çarşamba

MİLDAYLA HAYAT NASIL GEÇİYOR?

Çocuklu hayat öyle göründüğü gibi hep neşe bol kahkaha, sürekli aktivite yoğunluğu, ay şunuda öğreteyim aman buraya gitmesinler falan değil işte! 
Tüm bunlarla boğusurken bir yandan devam eden hayat öte yandan bir ev var tüm sorumluluğuyla sana bakan .ne kadar yardımcın olsa da herşeyin önce senin elinden geçmesi gerekiyor.bazen isyan ediyor bazen gülüp geçiyorsun yaşadıklarına,çocuklu hayat insana herşeyi yaşatıyor, bazen küçük çapta bilinç kaybına bile sebeb olsada:)))
Arada kendine zaman ayırabilmek gerek, sıcak kahveyle şöyle uzanıp bir film izlemek Yada en sevdiğin hobi işlerini müzik dinleyerek yapmak veya en sevdiğin kitabın arasında gömülüp kalmak! Eh buna ihtiyacın oluyor elbet bu isteklerde en çok çocuğun büyümeye kendini artık ifade edebildiği noktasında doğuyor, çünkü minicikken onsuz hiçbir yere adım atamayacağın gibi kendine vakit ayırmanın ne demek olduğunu bile bilmiyorsun.
Şimdilerde bile aslında buna ne kadar ihtiyaç duyuyorsamda tüm arzu ettiğim şeyleri o uyuyorken yapmaya çalışıyorum.çünkü o minikken uykusuz gecelerimin açık arasını onunla birlikte uyuyarak kapatıyordum. Artık geceleri iki kez bile uyansa beni yormuyor yahut ben bu düzene alıştım:) o uyurken öyle işler yapayım aman ortalık derli toplu olsunda gelen giden olur olayına hiç girmiyorum doğrusu, dedim ya çocuklu hayat işte, evimiz tamamen ona uyarlanmış durumda her odada bir köşe ona ait oyun alanıyla dolu, veya o istediği zaman herhangi bir köşeyi kendine çevirmeyi gayet iyi beceriyor . Memnunmuyum evet çünkü kendi kendine oyun oynama alışkanlığı kazanırken bir yandan hayal gücünü kazandığı yeni deneyimler ediniyor.
Bu sebeble bir gün çocuk olmaktan çıkacak gerçeğini gözönünde bulundurursam; şimdi dilediği gibi oyunlar oynayıp evi kendine oyuncak edebilir, elbet kuralları aşmadan işin sınırlar boyutunu ona öğreterek ki bu zamanla çok işe yarayacak:) tamamen izin verici ebeveyn konumunda olursak sanıyorum ipin ucunu çoktan bırakmış oluruz.
Çocuk yetiştirmek gerçekten bir sanatmış ,düşünüyorum bazen annemi bizi büyütürken kimbilir hangi duygularla büyüttü. Hayal kırıklıkları varmıydı, üzüldüğü şeyler vardı da o an bize nasıl davranıyordu ?elbet o zamanlar şimdi ki gibi herşey elinin altında değildi, okumak istese de bunları uygulayıp anlatacak zamanı varmıydı ? Yada tüm bunları anlayışla karşılayan birileri. Çok zordu elbet herşey ama çocukluğumuzdan aklımda kalan tek şey biz mutlu bir aileydik, babam komik kişiliğiyle bize renk katardı, gülerdik:) çoğu zamanım sokakta oyun oynayarak (ki öyle böyle değil) geçirirdim. Doyasıya oyun. En önemlisi de  bu değil mi zaten? Üstümüz kirlendiğinde annem hiç kızmaz aksine yeniden bembeyaz elbiselerimizi giydirir sokağa gönderirdi, onu diyorum işte anne olunca başka gözle bakıyorsun herşeye, aileni daha net tanımlıyorsun, en merak ettiğin annenin duyguları ne hissettiği:) 
Şimdi zaman o zaman değil elbet biz kendimize fırsatlar yaratmaya çalışırken benim annem o fırsatlar gelsede ev işleri vs.herşey hand made:) bu durumda daha ne beklenebilir ki?
Yazı çok uzar daldan dala atladım sanki, e  laf lafı açıyor işte ne yapayım?
Neyse şimdiki zamana döneyim asıl olan iç huzur, bu huzuru daim kılmak için; önce içinde bulunduğun duruma alışmalı, sevdiğini söylemeli,küçük mutluluklar yaratmalı,çocuğunla oyunlar oynamalı, ona güzel sözler söyleyip nasılda güldüğünü izlemeli, yanında mutlu olduğun kasılmadığın güldüğün dostlarınla vakit geçirmeli, dedikodu yapmamalı,sabahları gülerek uyanmalı falan diye uzar, e bunları böyle yaparsan çocuğunda sana benzer seni böyle tanır çünkü, iyi tanıt, iyi ifade et kendini.. Ne isek o'yuz...
Biz kızımla keyifli vakit geçiriyoruz.dedim ya herşey elbet güllük değil ama sonuçlarını düşündüğünde herşey birden normalleşiyor, daha önceki yazımda da kurdum bu cümleyi ben kızımdan sonra sinirlerimi aldırmış gibiyim. Okuduğum kitaplarda çok etkili oluyor, içselleştirerek sindire sindire okuyorum.''arada çocuğunuza vurma dürtüsüyle karşı karşıya kalırsanız;ellerinizin üstüne oturun, yastığı ağzınıza kapatıp bağırın ,derin nefes alıp ona kadar sayın,bir arkadaşınızı çağırın sıkıca ağlayın''diyor kitabında Aletha solter! Ben bu gibi durumla henüz karşı karşıya kalmadım, ama başıma gelirse ki zaman bu. Aklımdan asla çıkarmayacağım bir alıntı.
( kızıma da not: bu yazıyı okuyup anlayacak olgunluğa geldiğinde seninle o an aynı hisleri paylaşıyor olmamız benim en büyük zenginliğim)
Seni seviyorum..




26 Kasım 2013 Salı

ARKADASIM NİL'DEN


Ah ne ayıp ettik biz,blog da tanıdığım mildayla aralarında sadece 1 hafta olan Nil 'den gelen hediyelerimizi ancak paylaşıyorum çünkü içimde kalmıştı yiyip bitiriyordu resmen beni, buraya not düşmem gerekliydi.güzel ve iyi dileklerle tanıştık burdan. Kalben tekrar teşekkür ediyorum. Mildam herbirini çok sevdi. Özellikle şapka seven bir kızım olduğundan yazın hiç çıkarmadık:) 
Tekrar çok teşekkür ediyorum.http://encoknil.blogspot.com tatlı anne ve kızına..  Teşekkürler Gül :)
Sevgiler bizden







20 Kasım 2013 Çarşamba

MONTESSORİ

MONTESSORI METODU isimli kitabı almam, okuyup anlamam sindirmem çok zaman almadı elbet, önce merakla başladı heryer montessori eğitimi,aktiviteleri ile dolu bir eğitim olarak karşıma çıkınca, kitabı okuduğunuzda aslında bize hiç uzak olmayan, daha çok günlük iş becerilerine yer veren,içinde sert anlayışları da barındıran eleştirilen yönü oyunu çocuklarda  pek sıcak bakmayan tarafı olması mesela;oyun , çalışmak kadar önemli değildir.çünkü öğrenmek için duyarlı dönemler arasında, amaçlara ulaşma fırsatlarına harcayabilir.diyor montessori ;bu nedenle fantezi,dramatik oyun,oyuncak bebekler, bloklar ve minyatür oyuncaklar montessori sınıflarında yokmuş.Kitapta sıralanmış,bunun yanında bizlerinde bildiği j.j rousseau'un özgürlükçü eğitim anlayışı maria montessori ile harmanlanarak verildiğinde ortaya epey doğaçlama bir eğitim anlayışı!
Burada anne olarak sizin ne yapabildiğiniz, ne yapabileceğiniz ve çocuğun istek ve arzularına bakarak onu köreltmeden uygun çevreyi ona hazırlayabilmektir. Kitap iyi bir yol gösterici   Ve iyi bir danışman oluyor size:) istek ve arzu kısmına bakılırsa her iki eğitimci de paralel gidiyor. Elbet ayrıştıkları noktalarda var! 
Öyle ki; çocuklar söylenenleri birileri söylediği için değil,anladığı için bilmeli;başkasının keşiflerini öğrendiği kadar kendisi de keşif yapabilmelidir.
Montessori de ilgilenenler belki bilir çocuğun ruhsal özgürlüğü kadar fiziksel özgürlüğü de önemlidir.bu sebeble çocuğun kıyafetleri, yatağı onun özgürce hareket edebilmesine olanak vermelidir.çoğumuzda belki farkında olmadan bu düzen içerisinde yetiştiriyoruz çocuklarımızı, çoğu gündelik işlere dahil edip beceri geliştirmesine, tüm duyularını çalıştırıyor, farkındalıklar yaratıyoruz. Tüm bunları yaparken çocuğun yaşını, sağlığını,yeteneklerini olduğu gibi kabul etmeyi öğrenirsek ileride kendisinden başka hiçbir rehbere muhtaç olmayacaktır.
İşte tam burada kitapta montessoriye göre yetişkinlerin yaptığı gereksiz yardımları çocuğa verilen bir zarar olarak görüyor! Benimsediği anlayış bu tek cümlede zaten çok açık: 
KENDI BAŞIMA YAPABİLMEM İÇİN BANA YARDIM ET!
Evet bu cümle bizim için önemli evde Yada dışarıda günlük hayatta bu felsefeyle ilerlersek aklımızdan çıkarmayıp onlara en büyük iyiliğin en önemli adımını çoktan başlatmış oluruz:)
Tüm bunlara rağmen ben hiçbir şekilde hiçbir şartlarda tamamen montessori çocuğu yetiştiremem. Bunun için koşullar elverişli değil pek tabi şartlarda :)Eğitimci olarak benimsediğim yaparak ve yaşayarak öğrenme metoduyla , tüm bu bilgileri ( ki kitap çok açıklayıcı ) harmanladığımda kendime ve çocuğuma özel bir eğitim anlayışı Çıkıyor.montessori de uygulanan duyu çalışmalarını gerekli görüyor ve çoğu  uygulamalarını zamanı geldikçe yaptırıyorum.sırf yeni uyaranlarla karşılaşsın ve neden sonuç ilişkisi kurabilsin diye, montessori de olduğu gibi şu an için çoğu oyuncağını ortadan kaldırdım ama bazı bebeklerini değil, bana göre çocuğun bir hayal dünyası olmalı ve onu yaşayabilmeli aksi halde yaratıcılık ve problem çözme nerde kaldı!
Ben şimdilerde ki hergün değil buna yetişmek hem güç ve sabır ister hemde çok geniş zaman, çocuğun hazırbulunuşluluğu da tabi. Zaman zaman  aktiviteler yapıyor, ona yeteneklerini keşfedecek, eğlenicek oyunlar hazırlıyorum. Kimi eğitici kimi öğretici. Oyunları oynarken hiç konuşmadan ona sunuyorum onun ilk neler yapabileceğini görmek için, sonrasında zenginleştiriyoruz tabi:) zaten evde tüm gün birlikteysen onunla vakit geçirmek,eğlenceli oyunlar oynayıp hazırlamak sana heyecan veriyor.hatta çoğu zaman yapacaklarımla hiç ilgilenmiyor dinlemiyor gibi yapıp başka eşyalara yöneliyor; benim çamaşır çekmecemdekileri boynuna asıp gezmeler, eline kalem geçirip ellerini boyama, tencerelerin hepsini bir bir yere indirip içine ıvır zıvır koyup yemek yapmacalar vs.diye uzayıp gider;)kısaca oyun oynuyor işte! Ve bizde tam burada;
Onları bir kalıba sokmadan özgürce hareket edecekleri ortamları sağlayarak mutlu bireyler yetiştirmek bizim en aslı görevimiz oluyor.Durum böyle olunca gülüyoruz elbet mutluyuz çünkü. 
Ha bu arada itiraf edeyim eskiden biraz sinirli bir yapım vardı evet!ama mildamdan sonra gerçekten sinirlerimi aldırmış gibiyim! Iyi ki de geldin hayatımıza kurabiyem benim:)
Belki biraz uzun bir yazıyla anlattım ama kitap montessori meraklıları için çok aydınlatıcı ve açıkça eleştirilen yönüyle, okullardaki eğitim sistemiyle herşeyi kapsıyor,diğer düşünürlerin eğitim anlayışına kıyasla herşey ! Kitabın yazarı eylem korkmaz 'ın dediği gibi alternatif yaklaşımlar arayışında olan aileler için okunabilir.iyi bir rehber en azından montessori yi daha iyi anlamak!
Bir sonraki yazımda ki inşallah bizim evin düzeni adlı kısa hikayeyi yazarım diyorum.:)) 
Sevgiyle kalın :)

18 Kasım 2013 Pazartesi

18 AY AKTIVITELERI 1

Artık malüm yavaş yavaş oyun dönemine giriyoruz ve ben yine evdeki materyalleri kullanarak oyun yaratıyor onunda ileriki dönemlerde çoğu materyalleri bu şekilde kullanıp yaratıcılığını, zihinsel ve fiziksel duruma en iyi şekilde hazır olacağını düşünüyorum. Bu tip oyunları hazırlarken çocuğuma hiçbir şekilde direktif vermeden önce neler yapabileceğini ölçüyorum ve sonunda ona aferin, alkış gibi ödüller verince daha çok motive olmasını sağlıyorum,sonrasında ben sadece rehber olarak ona hiç konuşmadan başla bir oyun gösteriyorum sadece 1 kez ve onunda bunu yapmasını sağlıyorum:) evet bu çok eğlenceli ;) mesela burada beyaz eşyadan çıkan köpükleri atmadan evvel ponponlarla mini golf yaptık.bir çubuk yardımıyla
Ardından tüm deliklere ponponlarla doldurdu, sonra ters çevirip ponponları bulduk vs, ve daha pek çok oyun yaratılabilir.

7 Kasım 2013 Perşembe

BİR BUÇUK YAŞINDAYIM :)

Ah annesinin elmalısı hemde kurabiyesinden,ah!
Şimdi gelelim ne yaptığına,çok sonraları yazım hikayeye dönüşecek belki de kimbilir?
Öyle çok fazla kelime söylemiyor ama ne yapılmasını istiyorsan gayet net ifade ediyor,hiç olmadı elele tutuşup gidiyoruz.
Oyuncaklar zaman zaman ilgini çekip dakikalarca tek başına oynuyorken bazı zamanlar hiç onlar yokmuş gibi davranıp benim elbise dolabımdan herhangi bişeyleri kafandan geçirip,ve onu unutup öylece dolaşıyosun :)
Kendi başına yemek yeme en büyük zevkin,bırakıyor çoğu zaman kendin yiyorsun
Banyoyu hala çok seviyor,güzel vakit geçiriyoruz orada :)
Uykularımız çok şükür ki hala ilk günkü gibi,öğle uykuları tabiki Bir'e düşse de en az 2 saat uyuyor,geceleri  en en erken 20:00 en geç 21 :30 uyuyorsun,gündüz uykusuna bağlı olarak:)
Baba aşığı bir kızım var,biz haftalık eğer evde babamızı yalnız bıraktıysak babasına kızıyor resmen,skype görüşmelerinde resmen tavır alıyor ki sürekli babaaa babbaaa diye dolaşırken,resmen sırtını dönüyor telefona!
Hala anne sütü alıyor ve ben bundan hala zevk alıyorum,çok hasta olduğu geçen ay öyle işime ve işine yaradı ki bize resmen merhem oldu diyebilirim
Tuvalet konusunda da hiç acele etmiyorum ama yavaş yavaş kaka geldiğinde gösteriyor,tuvalete oturalım istersen dediğimde oturuyor,yapmıyor ayrı mesele ama bu hoşuna gidiyor :)
Hergün olmasa da çoğu zaman evde etkinlikler hazırlıyorum,yeni birşeyler görmek ve yapmak onu heyecanlandırıyor,bizim evde ben hiçbir dolap kapağını kilitlemedim,ona zarar verecek olan her türlü eşyayı yeniden düzenledim,bazı hayırlarımız vardı yürümeye başladığında söylenen şimdi de geçerli onlara asla dokunmuyor eli gitsede anlatınca rica ettiğimi söyleyip geri çekiyor,merak duygusu için ilk zamanlar ona göstermiştim şimdi ise hiç oralı bile değil...neyse ki :)
Genel anlamda sakinlik hakim..mesela hırçın bir kızım yok belkide bu yüzden biraz daha rahat geçiriyoruz zamanı,elbet HAYIR kelimesini çok fazla yerde kullanmadığımdandır,bunun onu daha inatçı yapacağını bildiğimden temkinli davranıyorum.
Zaten ben anne olduğumdan beri sinirlerimi aldırmış gibi yaşıyorum ne mutlu değil mi? eskiden ben daha snirliydim sanki,ani tepkilerim olurdu mesela ama şimdi tamamen rahatlık içinde dingin yaşıyor gidiyorum,benim çocuğum olmalıymış belli ki :)
Neyse alışkanlıklar kazandırma dönemine de madem girmiş bulunuyoruz artık önce yaptığımız her iyi davranışın tekrar sıklığını arttırma zamanı da gelmiştir!
Daha doğrusu bunun; ben ne yapıyorsam benim karşımda ki aynam...en iyisi doğru model olabilmek..
Şimdiye kadar yapabildiğimin en iyisini yapmaya çalıştım bundan sonrada onun için en iyisini yapmaya çalışacağım,bu önemli..çünkü kaygıyla yaşamak istemiyorum.
Ah mildam kumlarla oynamaya bayılır,hayvanlara bayılır,herşeyi eve çağırıyoruz,balkondan sesler vızır vızır ,,-geee -geee birde el uzatıp bay baylar falan..
Bu ay bizi en çok şaşırtan şey babanla aramıza girip minik kollarınla ikimizin boynuna sarılıp birleştirmen oldu ve bunu zaman zaman yapıyor,arada yanaklarımıza yada kolumuza bir öpücük kondurup gidiyorsun..
E daha neler neler şimdi yazamıyorsun da bazen ama bizi hep şaşırtıyorsun,şaşkınlıkla bakıyoruz sana bazen:)
Seni çok seviyoruz biz bebeğim,daha yazacaklarım var elbet ama başka başlıklar altında görüşmek üzere..biz sevgiyle büyümeye devam ediyoruz..
şimdi bizi okuyup,gülümseyen dostlara sevgiler bizden:)

24 Ekim 2013 Perşembe

AKTIVITE :)

Kızım büyüyor,büyürken gelişimini destekleyen , hayal gücünü genişleten ,yaratıcılığı tamamen ona bırakıp anne olarak sadece rehber görevi gören aktiviteler gerek,tabiki gelişimine uygun, başarabileceği,başaramayacağı oyunlara girmeden keza özerkliğe karşı kuşku ve utanç duygusunun içinde bulur kendini çocuk, neyse gelişimine uygun oyun ve oyuncak seçimi çok önemli 
Şimdilerde evdeyim. Kızımla vakit geçirirken günün belli saatlerini daha çok öğretici, eğitici etkinliklerine ayırıyorum. Bunlardan birkaçını paylaşayım istedim ( bebeğim sende çocuğuna uygularsın belki kimbilir ? )
Boş bir karton kutunun üzerini yeşil karton ile kapladım (çim yaptık) çok resimlememişim nedense ama taş, yaprak ,dal,doğadan ne bulursan üzerine koyarak renklendirdim.hayvanlarına bahçe yaptık. Hemen hemen tüm hayvanları tanıyor ve seslerini çıkarttığından epeyce onlara mama verdi, su içirdi, yürüttü falan :)

Sonra bu kullanımdan yola çıkarak benimde pinterestte gördüğüm değişik kapaklı şişeleri kesip koli bantıyla üzerine yapıştırdım. Ilk önce yerinden sökmeye kalkışsada tüm şişelerin ne amaçla kullanıldığını anlattım sonra birinin kapağını kendim açtım ve ardından beklenen davranış geldi. Herbirini defalarca açıp kapadı:). Işin dezavantajı dolabı her açtığımda kapakları açmaya çalışması oldu ama olsun :)
Tüm bunlardan sonra ki onu fotoğraflamayı unutmuşum:( bu kolinin üzerindekileri söktükten sonra 3. Bir etkinlik daha yaptık. Yeşil kartonun üzerine minik minik delikler açtım bir kâseye nohut koydum. Ne yapacağını göstermeden o zaten yaptı. Herbirini farklı deliklerden içine attı. Kutunun diğer yanıda kapalı olduğundan nohutlar içeride kaldı tabi:( ters çevirip o deliklerden nohutları düşürmeye çalıştık :) inanın bu daha zevkliydi:) hadi kar yağsın mı diyerek. Yağmasını bekledik
Eğer bir oyun etkinlik kuruyorsan çocuğunu en iyi sen biliyorsun en çok neyi tekrar ettiğini gözeterek oyun daha da çeşitlendirilebilir.
Mildam yakında 18 aylık olucak . Gelişimi ile ilgili yazımı yazacağım. Be nedense kışın daha çok yazıyorum, bloğumu daha çok seviyorum :) 
Sevgiyle kalın :)

25 Eylül 2013 Çarşamba

ANTiBİYOTİK ALERJİSİ

Kötü şeyleri yazmak ne zor!
Çok ağır geliyor ama çocuğun varsa yaşayacaksın,basite hafife hiç almayacaksın! Boğaz enfeksiyonu geçirdiğimiz haftayı takiben ateşsiz günlere geçtik,geçtik geçmesine ama penisilin tedavisi ardından antibiyotik şurupla devam ettik çünkü Boğaz'da hafif kızarıklık devam ediyordu.
Birden önce yüzünde yanağında başlayan sivilce gibi kabarıklıklar oluştu,ertesi günü 6.hastalık benzeri tüm vücuda yayılan kırmızı lekeler? Doktorumuza göre evet tamda 6. Hastalık.aynı günün akşamı geç saatlerde vucüt gitgide kabarıyor siğil şeklini alıyordu. Vakit kaybetmeden acile gittik,doktor bunun antibiyotik alerjisi olabileceğini söyledi ve şurubu hemen kesti,yanında alerji şurubunu ekledi,- Kullanın tekrar bakalım. Dedi.
Ertesi günü artık 3.günümüz ve o siğiller geniş tabakalar halinde vücuda yayıldı.yüzde kısmen,avuç içleri,ayak tabanları ,sırt,göğüs ve kulak arkaları birazcık ...
Bunun için yapacak bişey yok! Çok fazla kaşınmıyor ama huzursuz,ateş hiç yok,oldukça enerjik ,iştahı yerinde! Sadece geceleri beni istiyor ve huzursuz mıkırdanmalar ..gündüz ılık banyo, gece kaç olursa olsun kaşınıyor ihtimalini düşünüp yine ılık banyo! Evet rahatlıyor ve uyuyor.. 4 ve 5.günlerimizi böyle hiçbir hafifleme olmadan geçirdik.6. Günümüzde tekrar doktor kontrolüne gittik,birkaç alerji şurubu daha önerdi,şimdi kullanıyoruz onları ve bugün 8.günümüz. Artık sönmeye yüz tuttular önce rengi değişiyor kolları hala hafif kırmızı ama henüz döküntü şeklinde değil,   Doktorumuz bunun 10-14 gün sürebileceğini söyledi,şimdi hızla iyileşiyor evet ama bu çok sıkıntılı ve zorlu bir süreç.
O kadar antibiyotik kullanımına karşın vücudun bu reaksiyonu göstermesi kaçınılmazdı belki ama bir yerde her ne kadar istemesekte mecbur kalıyoruz bu tedaviye maalesef, eğer kullanmayı reddetseydik boğaz enfeksiyonu hafife alınacak bişey değil daha kötü sonuçlarla karşılaşabilirdik belki ! Şimdi artık neye alerjisi olduğunu biliyoruz ve buna göre adım atacağız, sonraki adım olarak yapacaklarımız başka uzman bir hekime daha götürmek, iyi bir dermotolog bulmak ve bir alerji testi yaptırmak .. Bunlar için araştırma yapacağım elbet, ne diyelim önce SAĞLIK olsun.
Üzülmemek için ihmal etmeyin..
Sevgiyle kalın :) 
(16 aylık milda )
Resimleri aşama aşama paylaştım :(

18 Eylül 2013 Çarşamba

HASTA OLUVERDİK ANSIZIN...

Geçen haftaydı, önce burun akıntısıyla başladı,biraz üşütünce genelde akar burnu ve kısa zaman sonra geçer.geçmedi üstüne gece huzursuzluk ağlayarak uyanmalar ve salya akması da eklenince dedim diş geliyor,kontrol ettim evet köpek dişleri geliyor, fakat iki gün sonra sabah ateşle uyandık,gün boyu iştah azaldı ve rahatsızlık veren ağız kokusu:( akşamı ettik fakat ateş aralıklarla devam ettiğinden acile gittik hemen,(çandarlı-Aliağa) ateş düşürme çabaları malüm soğuk oda-calpol ? Evet düştü ama bu kez boğazlarından şüphelenip doktordan kontrol etmesini rica ettim, ve durum enfeksiyon .ne yapacağımı şaşırdım elbet,elim ayağıma dolandı,hiç ihmale gelmemesi gereken durum:) sabahı bile bekleyemezdim bunun için, babamız da hemen izmirden gelip bizi aldi ve çocuk hast. Geldik ,yine bir kontrol ve sonuç sabah akşam antibiyotik iğne,küçücük bedeni neler yaşayacaktı bundan haberi yoktu:( 
Anne baba olmanın mutluluğunu yaşadığımız gün, işte insanı sonraları çok imtihanlar geçireceğimiz o sorumluluk duygusunu da biz çoktan hissetmiştik. Daha doğarken garip bir sorumluluk, sahipleniş,korku ve her neyse o duygular çoktan sarmıştı bizi..
Bütün hafta iğnenin de etkisiyle inip çıkan ateşle boğuştuk resmen,burun tıkalı nefes alamıyor, iştah zaten yok! Üstüne balgam var sürekli salya akıtıyor,dönüşümlü olarak kullandığımız ilaçları saymayayım! Ama mecbursun kullanmaya,bir yandan dişi çıkıyor, boğazlar enfeksiyon,yemiyor!ağrı kesici ateş düşürücü şuruplar, vücut direnci azaldığından en azından çabuk toparlansın diye vitamin takviyesi..
Tüm bunlar olurken o minik bedeninde kocaman dertle boğusurken,çaresiz kalmak herhalde anne için en büyük çıkmaz ! Güçlü olman lazım soğukkanlı, öyle hissetmeli ki güç alsın bebeğin:) zordu ama başardık:) başardık çünkü babasının bizimle birlikte sabahları etmesi,hep yardımcı oluşu bize en büyük destekti.şimdi iyiyiz antibiyotik kullanmaya şurupla devam ediyoruz çünkü bugünkü kontrolde Boğaz'da ki kızarıklık devam ediyor,en azından gece daha rahat uyuyoruz ve artık yiyebiliyor:)
Elbet daha çok tanışacağız bu virüslerle ama tek duam bu herkes için kimseye Allah tedavisi mümkün olmayan rahatsızlıklar yaşatmasın!


26 Ağustos 2013 Pazartesi

SEPETTE NE VAR?

Bu etkinlik her ne kadar 9-12 ay grubu için daha uygun olsada ben kızıma yine uyguladım. Bu kez içine daha küçük materyaller yerleştirdim. Kapaklı kutular, taş küçüklü büyüklü ,lastik,makara vs..aklınıza gelen sert yumuşak yaşına uygun bir sürü materyal olabilir.gelişimi gereği buluşlar yaptı mesela bu sepet oyununda benim kızım. Kapaklı takı kutusuna taşları yerleştirdi.açtı bir daha koydu, kapadı.bılduğu makaranın deliğini ağZına götürüp ses çıkardı. Müzik yaptı aslında :) hem vaktimiz çok eğlenceli geçiyor hemde gelişimini desteklediğinden O'da bende mutlu oluyoruz:)
Kaynak için: pinterest


15.5 aylık

24 Ağustos 2013 Cumartesi

AKTİVİTE ZAMANI :)

 Mildam doğduğundan beri elbet oyunlar oynuyor ,gülüyor ve eğleniyorduk ama bu kez farklı:) şimdi verdiği anlamlı tepkiler bilinçli bakış ve sözlerde olunca tam bir oyun çocuğu gibi karşımda duruyor.ve onunla etkinlik yapacak olmak beni çok heyecanlandırıyor,hazırlık aşamam epey zevkli,e tabi birde pinterestim varsa.çocuğun gelişimine uygun etkinlik yapmak elbet çok mühim,dışına çıkıldığında hem çocukta hem anne ve babada hayal kırıklığı yaşamak mümkün. Bu nedenle çok dikkat edilerek ve gelişim özelliklerine uygun materyaller seçilmelidir.milda 16 aylık olucak neredeyse daha öncede belirtmiştim yazları dolu dolu geçiyor diye fakat evde de birkaç montessori uygulamaları denemesi yapmalıydım.bir ön hazırlık olarak bundan sonraki yapacaklarıma öncülük etmesi açısından:) yaptığım etkinlikten evet çok hoşlandı fakat uzun süre dikkatini o noktaya vermiyor,sen amaçladığın kazanımı evet elde ediyorsun  belki ama o sırada o etkinlik bebek adına bambaşka bir oyuna dönüşüyor :) evet amaçta bu zaten hayal gücü !
Stickerları çıkarıp bir zemine yapıştırma

Ve son hali :) eline birde kalem verdim 

5 Ağustos 2013 Pazartesi

15 AYLIK MİLDA :)

15 aylık olduk bile...çok samimi söylüyorum yazarken kendim bıle ınanamıyorum.artık her ay gelişimini buraya sığdıramayacağım ama en azından önemli notlar kaydederim diye düşünüyorum.öyle hızlı gelişiyor ki herşey zamana yetişemiyorum.hele mevsim yaz ise bizim zaman hızla geçiyor.aslında kızıyorum bazen kendime bloğuma vakit ayıramamaktan ama hersey elimin altında bile olsa inanın hep birşeyler çıkıyor bahanesi bol işler..mesela kitap okumayı çok özlemişim fırsatını bulduğum an okuyorum.huzurla doluyorum o an..kızıma okuyorum,bırlıkte okuyoruz..
biz 15 aylık olana kadar neler mi geçirdik?
*artık 1.azılar çıkmaya başladı.üst azı dişi çıkarken biraz huzursuzduk ama alt azı çıkmış bundan haberdar bile olmadım mesela,diğerlerinde de anlamadan çıkmıştı..neyse ki diş sorunsalını iyi geçiriyoruz.
*artık kendi yemeğini resmen yiyor,çok uzun zamandır böyleydi evet ama şimdi daha dikkatli,yemek için yiyor :)
*gece uykularımızdan hala 2 yada 3 kez kalkıp bazen anne sütü bazende su ile durumu ıdare ediyoruz.hatta 30 temmuz 2013 günüydü,3 gün emmedi 4.gün emmek istedi ben bıraktı diye düşünürken beni yanılttı.ama sanırım artık veda ediyor yada yavaş yavaş vedalaşıyoruz anne sütüyle çünkü gündüzleri hiç emmiyor uyurken kendi dizimde uyuyor sadece gece yarısı bazen alıyor,bakalım bu durum ne kadar daha devam edicek:)
*babasına baba diye seslenirken bana hala yayan (nalan) diye çağırmaya devam ediyor.
*çok güzel kitap okuma taklidi yapıyor,sayılar sayarken birden öteye gidemeyen mildam biiiiiii diye sıralıyor:)
*mesela saçları uzuyor,öyle tatlı ki tokayı tutmasada şapkayı çok seviyor,dışarı çıkarken şapka takması hele ki güneşli günlerde pek işime yarıyor doğrusu:)
*her türlü yemeği yemeği yiyor,sabahları ilk olarak ceviz ve pekmez yiyor arada peynir rendesi en sevdiği menüsü.süt içmiyor içmesi içinde pek gayret sarfetmiyorum doğrusu çünkü yoğurt ve peyniri bir hayli yiyor hemde çok seviyor.süt için düşündüklerimde ortada eger köyden taze inek sütüyse evet ama pastörize olanları asla tercih etmiyorum.
*Bazı alerjik yiyecek ve içeceklerde de sıkıntı yaşamadık çok şükür herşeyi yiyebiliyor şu an.bunun için zorlanmadık pek
*Gündüz uykuları artık bir kez :)
*Hayır demek onun için bir anlam evet ama işine gelen şeylerde,zaten ev ortamı ona göre daha öncede bahsettim çok şey değiştirmedim ev de herşey yerli yerinde nereye dokunacağını yada neresi ona ait biliyor bu yüzden çok fazla HAYIR kullanmıyoruz.bu çok önemli
*hala televizyon izlemiyor sadece arada müzik kanalımız var onu açıyorum,müzik dinliyoruz dans ediyoruz o kadar..
*Denizi çok seviyoruz denizdeyken simide oturmuyor bizimle yolda yürür gibi su da da yürümek istiyor,elinden gelse elimizi bırakıp kendi takılıcak(yok artık o kadar da değil)
*kendinden büyük çocuklarla oynuyor ve onlara beybiii diye sesleniyor,hala çocuk gördüğünde çığlık atıyor :) kendine göre çevre bile yaptı bizim kız.elmalı kurabiyem benim en sevdiğim:)

uzunn uzunn yazmak var tabi ama bir sonraki yazımda onunla nasıl vakit geçirdiğim olucak..biz iyiyiz şimsilerde tatildeyiz.sizi seviyoruz:)

 
 
 
 
 
 
SEVGİYLE KALINN...

2 Haziran 2013 Pazar

1 YAŞ DOĞUM GÜNÜNDEN..

Benim elmali kurabiyem artik 1 yasinda bundan boyle ay donumu yazilarim sona ermis bulunmakta gecen zaman icinde elbet hep yeniliklerle dolu günler yasayacagiz.,agzimiz acik gececek her davranisina sasirip kalacagiz belkide..iste o anlari hep not dusecegim yine buraya.paylasmak guzeldir diyerek...
kızıma doğum günü hazırlıkları içindeyken malüm araştırmalari yaptim heyecanla, ve bu süreçte rastladığım birçok site oldu ama bilen bilir ben sıkı bir pinterestçiyimdir..çünkü herşey açık ve net orada..bizdeki gibi kimse saklamıyor nerden alınır? nerden yapılır?.nasıl olmuş ?herşey adım adım görsellerle sunulmuş..en güzel fikirleri bir anda denerken buluyorum kendimi,belkide kayboluşum bundandır..
Bende fikir vermek adına paylaşmak istedim
Öncelikle doğum gününün nerede yapılacağına karar vermek,eğer bebeğiniz sakin bir bebek uyku saatleri düzenli ise dışarıyı tercih edebilirsiniz.aksi bir durumsa en güzel seçenek ev kalıyor:)en iyi anneler bilir bebeğini..sonrasında kimlerin geleceği..ben dışarıda olmasını seçtiğimden evli mutlu çocuklu arkadaşlarımla keyifli bir organizasyon yapmaya karar verdim..
sonrasında hatıra kalmasını istediğiniz hediyeye karar vermek ki benim  böyle bir kaygım olmadı canım dostum bahar (kızımın halası) ona resimli magnet ve anahtarlıklar yaptırmış ama el emeği anahtarlıkları da muhteşem olmuştu.geriye paketlemek kaldı onu da teee amerikalardan teyzesi yetişti imdadımıza çok hoş bir paketle kurdela'ladık :) ayrıca kızımın ciciannesi münevver de misafirlerimiz için şişe de kolonya düşünüp yaptırmış öyle zevkli ki,benim zaten birşey yapmama gerek kalmadı benim adıma herşeyi düşünmüşler di bile hatta halası kızıma tütüsüz olmaz her bebek giyer de sonra benım niye yok demesin diye tütü eteğini bile yaptı:)
doğum günümüz kahvaltı organizasyonu şeklinde olduğundan evde çok şey hazırlamadık halası ve ciciannesi nefis kakaolu tatlılar yaptılar,en azından kahvaltı sonrası tatlı iyi gelir diye,bende ilk kez denediğim 1 yaş kurabiyeleri ve anneler gününe denk geldiğinden annelere özel kurabiyeler yaptım.ilk deneme ama bence iyi iş çıkardım:) birde ikramda top kek yaptım,süslü püslü hazırladım..el emeğim olsun istedim.
Gelelim tüm bunlarda kullandığım etiket ve banner kısmına onlarıda http://catchmyparty.com/ adresinden buldum.burda da kardeşim yardımcı oldu tabiki:) önce free printables kısmına gelip istediğin konsepti seçiyorsun sonra onu bilgisayarına indirip çıktı almak için matbaya gidiyorsun.ben izmirde CAN FOTOKOPİ den yaptırdım hepsini.dilediğin hayal ettiğin herşeyi yaptırabiliyosun orda sticker,kartvizit üstelik öyle çok maliyetli falanda değil.hatta pinterestten indirdiğim soft renklerde kap' ların (kağıt) çıktısını aldım öyle güzeller ki onları kavanoz kaplamaktan tutun da kutu kaplamaya kadar birçok işim var:)
 çok uzatmayayım el emeği olan herşeyi tabiki fotoğrafladım bol bol ama  kurabiyelerimi çatlamış kısmından fotoğraflamışım ne yazık ki sanmayın yani hepsi öyle değil:) her detayı çektim size yardımcı olur belki..çünkü ilk 1 yaş doğum gününe çok özeniyorsun,güzel bir kutlama olması için elinden geleni yapıyosun bu yuzden herşey mukemmel olmalı..
(bu arada ulkemde yasanan bu sevimsiz durumlar nedeniyle yazimi onceden yazmis olmama ragmen paylasamamistim,direndim evet.bir an once hak yerini bulsun diyerek guzel olan olaylari yazmak istiyorum.ve minik yavrularimiza iyi bir gelecek diliyorum.bunu cok istiyorum.)

anahtarlık ve magnetler

teşekkür yazılı stıcker,ve çubuklar için hazırlanan kağıtlar
banner ve cake pop çubukları

kurabiyelerim ve yapım aşaması


alttaki poşetlerde çocukların seveceği türden şekerlemeler var:)

özenle tasarlanmış kolonya şişelerim:)

hem bize hem mildaya özel pasta..pasta diyari na çok teşekkür ediyoruz

Benim kızım afiyetle özgürce yedi pastasını:)sevgili emineye çok teşekkür ederiz

halasının tütüsüü:)mildayaa

:)




12 Mayıs 2013 Pazar

MİLDA 1 YAŞINDA!

Benim kızım bugün doğdu,sabah 09:31 de..guzel bir yıl geçti,ama zamanla yarışmadan,hiç anlamadan..şimdi sorsalar şu anda olmak istediğim yer diye;o güne dönmek,o sabaha ,sana, kollarıma aldığım güne..öyle guzel di ki kokun,hala burnumda..benim mis kokulum,elmalı kurabiyem.
365 günlük anneyim,bence henüz taze anneyim hala:)herşeyi öğreniyorum seninle,büyüyoruz bizde seninle.bugün kutladık doğumunu,yeni yaşını,sevdiklerimizle birlikte .herşey çok güzeldi,sen melekler gibiydin uçuş uçuş! 
Sana hayatın boyunca sağlık,huzur diliyorum.hep iyi insanlarla karşılaşman temennim,sadece vicdan yüklü olsun,seni çok seviyoruz,hemde çok,yine konuştuk bugün ben seni neden bu kadar beklemişim diye,ömrümüzün yettiği zamana kadar sen bizim en kıymetlimizsin,senin hep yanindayız,elele birlikte...iyi ki doğdun güzel kızım...

Notum var:doğum gününe özel resimler,ayrıntılar bir dahaki yazımda:)
Sevgiler

12 Nisan 2013 Cuma

11.AYDAYIZ :))

Benım elmalı kurabiyem büyüyor;
*herkesin taklitleri ustalıkla yapılıyor.bol alkış ve sar sar makarayı çok seviyor:)
*uyku duzenımız neredeyse hep aynı
*Artık söylediğimiz bütün komutlara uyuyor ve karşılık veriyor
*şekilli  oyuncakları yuvasına geçirebiliyor,üstüste diziyor ve tüm bunları yaparken biiiiiii    diye sayıyor :)
*yogurt ve zeytini çok seviyor,yemekte hepsini kendisi yiyor.
Zaten bunu istiyor.bu yuzden hiç kısıtlamadan çoğu şeyi veriyorum ona,yerken mutluluğunu görmek yetiyor bana.arada bonitasına(bebeği) da yediriyor,ördeğine su falan veriyor :)
*Banyoyu hala çok seviyor,şampuanını ağzına sokmaktan çok hoşlanıyor :)
*çok güzel sıralıyor tutunarak heryere gidiyor ama yürümüyor,tembellik yapıp atıyor kendini yere
*kedileri,köpekleri çağırıyoruz birlikte.hatta çığlığıyla kedileri bile yanından kaçırıyor:) bebek arabasına binmek herzaman keyifli gelmiyor,uzun süre oturmuyor,bu hep böyleydi..ama umarım alışır.
*boy ve kilosunda bir değişiklik yok.10 kilo 76cm :)
*öyle net anne demiyor hala,biz hep isimlerle konuşuyoruz evde ,insanları daha iyi tanısın ve kim kimdir kısmını beynınde şemalaştırsın diye..
*Her bebek gibi gezmekten çok haz alıyor ve dışardayken çok mutlu.
*Bu  mevsim geçiş olduğundan pek fazla kıyafet almıyorum.almadım.hatta yazlık hiç kıyafeti yok henüz,ben hamileykende öyle yapıyordum hep zamanında alıyordum,şimdide öyle ne giyecekse o an alıyorum.böylece çok fazla birikmiyor ..ama ona alışveriş yapmak kadar keyifli birşey yok.bunu seviyorum.
*Bizim aile çok eğlencelidir özellikle babam komiktir,komik yani bildiğin,çok güleriz..mizah anlayışı epey gelişmiş,umarım milda dedesine benzer,yeni geldik çandarlıdan çok iyi anlaşıyorlar aslında karşılıklı ,bakalım görücez:)
*yazacak şeyler çok elbet aslında ama yazmakla da olmuyor bazen ben her yaptığı yeni hareketleri video ya alıyorum elbet,sonrasında izlemek keyifli oluyor.
 Şu aralar mildamın doğum günü hazırlıkları var; kendimce fikirlerim,yapmak istediklerim vs..hep pinteresteyim çünkü herşey orda,bir sürü etkinlikler,yaratıcı fikirler ..ben severim böyle hoşlukları..o yüzden yoğunum bu aralar,teyzesi mildama doğum günü elbisesini çoktan almış ve daha bir sürü şey hepsi yakında elime ulaşacak..ama yanımızda olamayacağı ayrı bir hüzün işte :(
  benim kurabiye kızım,sana allahtan sadece sağlık diliyorum,guzel günlere..

anneannesiyle :)
yürüme alıştırmaları

27 Mart 2013 Çarşamba

KAÇINILMAZ KAYIPLAR :)

ohh ne güzel giydirmişim ayağında ayakkabıları ne hoşş! ama bir bakıyorum yoklar,nerdeler ?yerdee..tekrar giyiyoruz ,arkadaşlarla falansak eğer el birlik herkesin gözü mildanın ayaklarında,aa evet evet duruyor yada aa yok düşmüş..- nerelerden geçtik biz dönüp bir bakalım belki buluruz derken,ee bir bulduk dahası yokk:) artık zayi olmuşlar..eşleri elimde tabi hatıra olsun diye ben onuda saklarım,fotoğrafınıda çektim tabi belgeledim ..
İşte bu gibi ayakkabı sendromu yaşarken evdede giydirdiğim hatta küçükken benimde giydiğim papaları bulduk(bizim kızlar ne kadar mest gibi duruyor desede),öyle her yerde bulunan bişey değil belki pazarlarda,hastahane önlerinde yada işportacılarda bulunan bişey..ayakkaları sıcacık oluyor,hemde her kıyafetine uygun artık evde dışarıda giydiyorum,bağcığını bilekten geçirerek bağladığımda ayaktan çıkma riskide azaldığından artık rahatça geziyoruz..tabi keşif dönemi bitene dek! derler ya çocuğun yediği helal giydiği haram diye..bazı durumlarda evet. fakat söze çok katılmasamda abartının da anlamı yok tabi.ama biz anneler onlara en iyisini yapmayı ve onları oyuncak bebeğimizmiş gibi davranmaya devam edersek bu böyle gidecek gibi görünüyor taa ki kendi seçimlerini yapana dek,napalım biraz böyle sürsün bakalım..bu hoşuma gidiyor.
Bu arada işportacı demişken ben çok severim oralarda dolaşmayı eve gereksiz gibi görünen gerekli şeyleri almayı,antikalar falan..hatta başımda almam zorunluymuş bakışları atan birileri yoksa,özgür özgür bu daha da zevk veriyor..
ESKİ MOO PAPALAR
ELİMİZDE KALANLAR..

14 Mart 2013 Perşembe

10.AYDAYIZ:))

On ay geride artik,buyuyor mildam :))cunku ;
-76 cm olmus,on aylik milda tam on kilo oluvermis.masallah kizima,iyi ilerledik ama bundan sonraki aylar herhalde yavaslayacaktir:) bakalim artik
-oyuncaklariyla oynuyor,silindir seklindeki oyuncagina halkalari gecirebilecegini biliyor fakat yeterli olgunluga erisemediginden henuz yapamiyor
-Hayir nedir biliyor,ama isine gelmiyorsa o evet oluyor,hatta bazen hayir dedigim seye gulerek gittigini yakaliyorum,aslinda cok eglenceli oluyor ama ciddiyeti korumak lazim:)
Herseye hayir demiyorum,cogu seye dokunuyor,gidiyor,mesela mutfakta en sevdigi kose sogan patates kosesi bundan  cok hoslandigi icin yasaklamiyorum.
-cok degisik huylari var ;yeni gordugu oyuncak yada baska bisey asla dokunmuyor once suzuyor,isaret parmagiyla dokunup sevdiyse zaten agzina goturuyor,hareketli oyuncaklar onu once korkutuyor,geri geri emekleyerek kaciyor:) alisinca guluyor tabiki:)
-Evet cogu seyi hala agzina goturuyor ve bundan cok zevk aliyor,bu aralar emzigine pek bi duskun oldu,hele o emzigini yonetmesi yok mu?bayiliyorum o haline
-Kendine kendine bize oyunlar yapiyor perdelerin arkasina gecip eliyle perdeyi yuzune kapatip ce ee oynuyor,yada fileli,delikli bisey varsa elinde onun aralarindan bizimle gozgoze gelmeye calisiyor.
-soyledigim cogu seyi taklit ediyor,ogrendiklerini bir bir siraliyor,abakusumuz var ben on'a kadar saymaya  baslayinca aliyor abakusunu biiiii diye soyleniyor:)) ve ben onunla oynamaktan muthis zevk aliyorum,ogrenmesi,taklit etmesi,(herseyi taklit ediyor mesela babasinin uyumasini gibi)gulmesi,konusmaya calismasi :)
Mesela;ap,ficifici,dede,baba,ve anlamadigim daha bi suru sey,cok konusuyor kendine kendine ama tum bunlara ragmen hala Anne demiyor :)
-Geceleri 10-11 saat uyuyor(bazen 2 kez uyaniyor,bazende 4 kez ,emiyor ve uykuya devam) gunduzleri toplamda 3 yada 4 saat uyku uyuyor.Bu arada burun tikanikligi cok sik yasadigimiz icin artik 17,18 derecede uyutuyorum,doktorumuzda boyle soyledi zaten siki giyinsin ama oda sicak olmasin,aynen uyguluyorum,ve sonuc mukemmel:)
-Bu arada ustte 4 altta 2 olmak uzere alti tane disimiz var,parmagini agzina sik goturmeye basladi,acaba bir dis daha mi geliyor ki?Cunku bazen geceleri agliyor,gunduz de durum ayni.arada da olsa herhalde agri yapiyor,gorucez bakalim.
-bu arada bu ayin en belirgin dongusu 25sn kadar desteksiz ayakta kalabiliyor.ilk kez uzun kalisi tamda onuncu ayina denk dustu,12.03.2013
-Ayrica disari cikarken kapiyi her actigimda ki tepkisi sahane!girtlaktan hiii diye sevinc nidalari atiyor ve nerede cocuk gorse seviniyor,konusmaya calisiyor ve tatli tebessumler saciyor etrafa,cok mutlu oluyor sokaklarda dolasirken.
-Haftada 3 kez mutlaka banyo yapiyor ve hala banyoya giderken cok seviniyor,banyodan sonra bebe yagini surup mutlaka masaj yapiyorum ama onu giydirmek  hala cok guc cok zorlaniyoruz,babasi tutup ben corabini ancak giydirebiliyorum.
Benim tatli kuzum boyle iste,her gecen gun onu daha cok seviyorum,bunu daha yeni dogdugunda soylemistim,bana tepkileri arttikca daha da guzel oluyor hersey,bazen ona soyle diyorum sessizce: - milda sen benim en iyi dostum olurmusun? Mildadan cevap:-iiiiii yani evet anlamina geliyor sanirim,sonra beni opermisin bir kere diyorum,o bal dudaklarini yanagima degdirip kaciyor:)
Ben daha ne isterim ki allahtan,sadece saglik ve huzurr.seni seviyorum milda hemde cok, babanda cok seviyor seni..
13.03.2013 candarli park

13 Mart 2013 Çarşamba

CEKILIS DUYURUSU

Iki secenekten olusan bu muhtesem hediyeler 2 sansli kisiye gidiyor,sansimiz bir kat daha artinca bizede yeniden paylasmak dustu,sansinizi  denemek icin buraya

8 Mart 2013 Cuma

KİZAMİK ASİSİ,ATES,DİS VE BİZ...

İki hafta kadar oldu kizamik asisi olali,kizamik asisi mildaya 9.5aylikken yapilarak tarih not alindi,aslinda 12.ay sonrasi yapilan bu asi anne sutu alan bebeklerde 9 aya kadar korundugundan dusuk dozda bu ay icin yapildi.2.doz  ise 12.ayda tekrarlanacak,cunku bu yapilan gecersiz sayiliyor diger doz ise ilkogretimde yapilacak,gelelim asi sonrasina;milda asi yapildiginda zaten burnu akiyor ve geceleri ara ara uyaniyordu.asidan sonra ki sabah cok ateslendi 39 u gorduk ama calpol ile dusurduk,ates 3 gun 3 gece devam etti .2.gun sabah acile gitmek zorunda kaldik cunku atesin sebebini ogrenmeliydik,acilde soguk alginligindan dolayi atesin ciktigini soylediler ve fitil ile atesi dusurduk,biz zaten evde bu gibi durumler icin fitil bulunduruyorduk ,en son asamaydi fitil bizim icin ama acil olunca tabi hemen acilen oldu biraz maalesef:(( bogazlari sismis olabilirdi,disleri cikiyor olabilirdi,kizamik asisi yapmisti belkide( normalde ates bir hafta sonra seyredermis)ki en buyuk sebebi buydu ama yinede emin olamiyosun iste gece kusmasi falan o anda besin zehirlenmesimi dedik ,hatta 2 gece ates ustuste devam edince 6.hastaliga dogru mu gidiyoruz dedim cunku gunduz de vucudunda kirmiziliklari farkedince,neyse o da ayri tabi 1 gecede oldu bitti hersey..neyse ki  3 gun icinde atesi cok cikmadan atlattik,bu ay biraz yorucu gecti aslinda ,atesi ilk kez gorduk,atesle beraber huylarda degisti biraz,geceleri aglayarak uyanmalarbiraz zorladi bizi.
Vucudundaki kizarikliklar icin hemsiremizi aradim kizamik asisi sonrasi yapabilecegini atesinde cikabilecegini soylerken; doktorumuz da bunun alerjik oldugunu soyledi.

Tum bunlara ragmen en cok ben taniyorum kizimi,o kizarikliklar atesle geldi,vucut isisi birden yukselince meydana gelen bir tur reaksiyon.cinku alerji yapacak hicbir durum yoktu.cok sukur ki oyle endiselenecek bir durum olmadi,ama yine biz yeni anne ve baba olarak bu durumun ortasinda kalip caresiz gibi birbirimize oyle bakip kalmadik degil hani?
Neyse durumu fazla dramatize etmeye gerek yok,evet kizamik asisi ne vardi da oldu ki,olmasaydi iyiydi,(kizimiz uzulunce boyle demedik degil hani)evet ates fena bisey yuksek atesin neler getirecegi ortada bu nedenle bu gibi durumlarda ne yapip ne yapilmayacagi iyi bilinmeli,evde mutlaka ates dusurucu ve fitil bulunmali.neyse ki biz sancisiz atlattik durumu.tabiki hafife almamali 
Artik burun akintisi yok normale donduk tabi bu demek degil ki biz hastalanmayacagiz bir daha !sanirim kosulsuz kabul diye buna derler artik,haziriz herseye:)allhim baska sikintilar yasatmasin! 
Su bize yapilan kizamik asisi ile ilgili turk tabibler birligi soyle der,gozatmak isterseniz buyrun,bilgilenelim:) 
Yaziyi  dort gun once yazarken bunlari soylemisim ama milda dun gece yine ateslendi ve yine sebebini bilemedigimizden distir diyoruz yada asinin atesi henuz belirti gosterdi,fakat geceleri aglayarak uyaniyor ve bugun tum gun bana sarilarak gecirdik ve miz mizdik yani biraz,ama yinede uzmedi beni kuzum,dislerine bakicam ama buna pek izin vermiyor,biraz guldurunce bu kolay oluyor,birazcik beyazlik var kopek dislerinde sanki,ve yine saniyoum bu hafif capli ates agridan :(
Diger alti dis cikarken hic sikinti yasamadik,anlamadan cikmislardi,sanirim digerleri zorlayacak bizi.

20 Şubat 2013 Çarşamba

MİLDA NE YİYOR? EV YAPIMI BESLENİYOR :)

Şu dokuz ay on günlük süreci sadece beslenme kısmını şöyle bir özetlemek isterim:
Aslında katı gıda serüveni öyle pek uzun olmadı bizim ama sadece 2 ay oldu hemen hemen tam anlamıyla tanışalı, 7 ay boyunca sadece anne sütü aldı aralarda öyle tattırmalar falan olmadan(öyle meyveleri yalatmak dışında,yüzündeki ifadeyi görmek için),7 aydan sonrası tattırmalar derken sanırım biz direkt geçiş yaptık..öyle endişenmeye falan gerek yokmuş hiç,ilk önceleri tecrüben olmuyor azıcık korkuyorsun nasıl olucak nerden başlasam diye ama en doğru yolu senin bebeğin zaten gösteriyor,neyi yiyip yemiyeceğini yada püremi, sulu mu vereceğini..sonrasında su yolunu buluyor..aslında ilk tarhana çorbası verdim koyu kıvamda,sonra yediğimiz yemeklerin suyuna bandırıp tattırmalar derken biz artık herşey yiyoruz hemen hemen.. tabi 1 yaşına kadar yasaklı yiyecekler dışında..
Milda seviyor yemeği,ben ona evde grisini yapıyorum ev yapımı,bildiğimiz galeta işte,benim kızım çok seviyor hem diş kaşıyıcısı oldu ona hemde çiğnemeyi öğrendi..ilk önceleri dışarıdan almıştım grisinilerini ama içindekiler kısmı beni hep korkutuyordu ve ağır yağ kokusu benim bile midemi bulandırırken ev yapımı denemek istedim bunun için sevgili şefikanın bloğuna uğradım.tarif burada..zaten çoğu şeyi oradan yaparım.çünkü her tarifi birebir ne eksik ne fazla ki buna çok önem veririm.hatta bazı kurabiyelerini ben mildaya uyarlayıp ona uygun hale getiriyorum.ve milda yerken çok hoşlanıyor,hem sağlıklı hemde nefis tadı var..dışarıdan hiçbir şey yedirmiyorum.bazen çoluk çocuk biraraya gelinirse o çok sevdiğimiz çubuk krakerlerden yiyor ama..
GÜN İÇİNDE ;
akşamdan sabaha dilediğince anne sütü ki bu gece 5-6 kez oluyor..sabah uyanır uyanmaz anne sütü.
Birlikte kahvaltı ederken kayısı kıvamında köy yumurtası:)yaşam notlarım defnenin annesi demişti,mutlaka onun yazılarını okuyun derim,oldukça akıcı ve bilgilendirici yazıyor arkadaşım.
1 dilim rende yapılmış keçi peyniri, ve toz  hale gelmiş ceviz-pekmez karışımı.bazen benim çok olur lorlu çingene salatası deriz kahvaltıda zeytinyağlı ondan veririm.
aralarda grisiniler oluyor oyalansın diye,meyve ısırarak yiyor elma yada armut..akşam yemeğinde ne varsa ondan yiyor tabi bazen bunlar mildaya uygun olmuyor,ya uygun hale getiriyorum yada ona çorba yapıyorum.yoğurt veriyorum.
Uyku saatimiz yaklaştığında anne sütü alarak uyuyor benim kızım.Sadece makarna yada pilav gibi şeyleri vermiyorum,daha bebekken vucütta ki yağ oranını arttırmak istemiyorum,karbonhidrat vererek..keşke hiç alışmasa bunlara..biz yerken geçenlerde önüne koymuştum,o bu pilavı yiyemiyor minik elleriyle yeme çabaları bizi bi hayli Eğlendirmişti..ama artık bu duruma ara vermek gerek:)neyse uzatmayayım ben,konu dışına çıkmadan;
Kısacası bebeğim ne yemeli nasıl başlamalı gibi sorularla sakın üzmeyin kendinizi,sadece ne verip vermeyeceğinizi bilin yeter.bizim ilk gittiğimiz doktorumuz bize katı gıdalara 5.5 aylıkken geçmemizi söylemişti,benim süt sıtması olacak kadar sütüm varken..düşünün ne MANA..bazen anne biliyor işte çocuğunun ne zaman ne yiyebileceğini...
Bende kızım için yaptığım homemade ürünlerimi görselleriyle paylaşayım dedim.bulunsun...
ben kare yapıp küçük kesmeyi tercih ettim milda için.
pişmiş haliyle ilk denemem,kısa halini fotoğraflamamıştım.bu arada unu da yulaf unu kullanıyorum.daha besleyici olması açısından..
 

ve el emeği yoğurtlarım..küçük kavanozları tercih ettim..çünkü yanımda taşıması daha pratik.



15 Şubat 2013 Cuma

BLOĞUMUNUN İÇERİĞİ hakkında:))

Yazım kısa ve öz..sadece anne bebek bloğudur;''hamilelik sürecim ve sonrası,mildayla olan hayatım,edindiğim ve edineceğim tecrübeler,içinde ona ait ne varsa yaşadığım,kızımı ilgilendiren herşey,pratik bilgiler,güzel fikirleri paylaşacağım tek yer burası.(çünkü eninde sonunda mildama ve teyzesine miras kalacak e günlük)''bunların dışında olan herşey sofra düzenim ki buna çok düşkünüm,yemeklerim(zaman zaman),hatta en sevdiğim favoriler(güvendiğim tatlar),organize durumlar ve hobilerim :) az biraz bizden olan herşey ınstagramda
   sevgiyle kalın..ben ve kızımdan size gelsin..

mildam 40 günlükken,mevlütten
mesela bunu çok yazacağım o büyüdükçe bu minik hallerini özlediğimi... 

11 Şubat 2013 Pazartesi

9.AYDAYIZ :))

Dokuz önemli:) dokuz aylık mısın? dokuz doğurdum? dokuz köyden kovarlar gibi...:)
Bizimde bu ay itibariyle çok önemli gelişmelerimiz var milda 9 aylık:) yetmez mi? önce şükrediyorum sonra yazıyorum:
*sağlık ocağına gittik dokuz aylık gelişimi ve demir için,şükür herşey yolunda kan alındı,eksiklik yok şu an için boy 74 cm kilo 9.600 tam olarak.
*tam 6 tane dişimiz çıktı,kocaman kocaman hemde ,bunun için dua etmiştim dişleri bana benzesin diye,bilmem şimdiden belli olur mu ama iri yapısı var sanki:)) zaten kan grubu da benden:)
*net olarak anne dışında herşeyi söylüyor,herşey derken gelişimine uygun olanları daa da da-baba-dede-ıhh-veehh gibi daha aklıma gelmeyen morfemler:)
*koltukları sıralayarak yürüme
*yukarılarda ilgisini çeken her ne ise bir gayretle uzanıp almaya çalışmak
*yine müzik seslerine duyarlı ve ilgili
*ona marakas aldım biri bende diğeri onda ben ne yapıyorsam aynısını yapıyor.yere plastik kapları koyuyoruz ben ritim tutuyorum o da yapmaya çalışıyor(kısa bir süre oluyor)
*çokk gıdıklanıyor ayaktan,gıdıktan,göbüşten:) hal böyle olunca güldürmesi hiç zor olmuyor,sabahları hep neşeli ama genel yapısı ciddi olucak gibi öyle hemen insanlara gülmüyor önce tek tek yüzlere bakıp sonra gülüyor,o da isterse tabi
*fakat neresi olursa olsun gördüğü bebek yada çocuk hemen basıyor çığlığı ,çığlık çığlıya sanırım anlaşma şekli böyle bunu nöroloğumuzla konuşucaz bu hafta sebebini yazarım bir ara :)
*uyku düzenimiz hala aynı geceleri 9:30 yada 10:00 oluyor uyuması 3 saatte bir uyanıp emiyor ve tekrar uyuyor:) sabah 8:30 da ayaktayız uzun zamandaır bu böyle..
*Gündüzleri 2 kez uyuyor öğlen ve akşam üzeri toplam 2 saat oluyor bazen 3 saat:)
*Genel itibariyle sakin bir yapısı var kızımın..bazen huysuzlanıyor elbette mesela bugün hep paçamdaydı,kucak istedi,aslında genelde sevmez kucağı:) çok değişiyorlar
*Bu arada ayakta 5 sn kadar duruyor..ama en önemlisi merdiven çıkıyor,dün annemlerde bildiğin merdiven çıktı resmen bacaklarını kaldırıyor hedefe odaklanmış gidiyor..
*geceleri yatmadan önce sakin oluyor çok oyuncaklarıyla dakikalarca vakit geçirebiliyor.işi pek oynamak olmasada parçaları birbirine vurup alkışlar yapıyor.
*Dışarı giderken yada birisini geçirirken bay bay yapıyor ve bunu çok düzgün yapıyor,bazı nesneleri ona öğrettim mesela lamba nerde diyorum kafasını kaldırıp oraya bakıyor:)
 *Kitap,dergi veriyorum baksın diye evet inceliyor resmen çeviriyor ama ağzına götürüp yemekten de kendini alamıyor
*İpleri çok seviyor nerde görse elinde sımsıkı tutmuş ve almam çok güç oluyor elinden
Neyse en belirgin olanlar bunlar çok şey yaşıyoruz tabi ve dolu geçiyor zaman hergün yeni birşey yazmak yetmiyor bile..aklıma geldikçe yazarım.
 Ama altını alırken zorlandığım kadar hiçbir şeyde zorlanmıyorum bu çok güç oluyor çogu zaman destekle yapıyorum bunu..zaten kandırmak artık ne mümkün!
Ben seni koklaya koklaya büyütüyorum başıma gelen en güzel şey MİLDA..seni çok seviyorum anneciğim ve gün geçtikçe birbirimizi tanıdıkça daha çok seveceğim..
                     sevgiyle kalın..
Bu arada dokuz ayın şerefine bol fotoğraflı bir post olsun!